Investing.com – Petrol fiyatları Asya ticaretinde yükseldi ancak yatırımcıların, İsrail-Hamas savaşından kaynaklanan daha düşük bir risk primini fiyatlandırması, yükselen Hazine getirileri ve zayıf ekonomik verilerin de talep endişelerini körüklemesiyle haftalık kayıplarını sürdürdü.
Savaşta gerilimin azalabileceğine dair işaretler, yatırımcıların, savaşın diğer Orta Doğu ülkelerini de içine çekeceği ve ham petrol zengini bölgedeki petrol arzını sekteye uğratacağı yönündeki beklentilerini azaltmasını sağladı.
İsrail’deki bazı diplomatik girişimler, Gazze’ye yapılması planlanan kara saldırısını önlemek ve Hamas’ın elindeki yaklaşık 200 rehinenin iadesini müzakere etmek için çalışıyordu.
Yine de İsrail güçleri, Gazze’nin kuzeyine bir gece baskını düzenlerken Başbakan Benjamin Netanyahu, bölgeye yönelik daha büyük bir kara saldırısı konusundaki kararlılığını yineledi.
Ancak yatırımcılar, Orta Doğu’dan ham petrol sevkiyatlarının çatışmanın ilk 20 gününde pek değişmediği göz önüne alındığında, savaşın petrol arzını ne kadar aksatacağını ölçmekte zorlandı.
Brent petrol %0,5 artışla 88,42 dolara yükselirken WTI %0,6 artışla 83,68 dolar oldu. Her iki kontrat da dün varil başına yaklaşık 2 dolar düştü ve bu hafta %4 ila %5 arasında değer kaybederek son üç haftanın ilk haftalık kaybını yaşayacak gibi görünüyor.
Fed’le ilgili belirsizlik ve karışık ekonomik sinyaller, petrol piyasalarını diken üstünde tutuyor
Önümüzdeki hafta yapılacak Fed toplantısı toplantısı öncesinde dolardaki güçlenme de petrol piyasaları üzerinde bir miktar baskı oluşturdu.
Merkez Bankasının, faiz oranlarını sabit tutması beklenirken Fed yetkilileri de önümüzdeki yıl ham petrol talebini engelleyebilecek daha uzun vadeli faiz oranlarının sinyalini verdi.
Fed toplantısı öncesinde yükselen Hazine tahvil getirileri de piyasaları tedirgin etti.
Yine de dün açıklanan gayri safi yurt içi hasıla verileri, ABD ekonomisinin üçüncü çeyrekte beklenenden çok daha fazla büyüdüğünü gösterdi ve dünyanın en büyük yakıt tüketicisindeki petrol talebinin, önümüzdeki aylarda değişmeyeceği umutlarını artırdı.
Ancak bunun öncesinde Euro Bölgesi’nden gelen bir dizi zayıf ekonomi verisi, yavaşlayan iş faaliyetlerinin bloku bu yıl bir resesyona hazırladığını gösterdi.
Pekin’in, karbon emisyonlarını azaltmak için yerel petrol rafinasyonuna bir üst sınır getirmeyi önermesi ile Çin’deki petrol talebine ilişkin zayıf sinyaller de baskı yarattı. Bu durum, ülkede yeni teşvikler sunulacağına dair haberlerin etkisini azalttı.
